Cildimizi korumanın yolu Çin'de olsa gider buluruz.
Utanmasak ay ışığında bekletilmiş kedi çişi süreceğiz. Hatta belki deve
tırnağını tuzla buz edip maske yapacağız. Elbette ki bunlar işin abartısı fakat
bir sorun var ki insana her çözüm yolunu düşündürür. Evet, doğru bildiniz,
siyah noktalar! Ne sivilce gibi belirgin ne de kepeklenme kadar naif bir
problem bu. İşte o soruna veda etmenin yolunu da bugün size açıklıyorum...
Buhar banyosu cildi arındırır. Ama mucize beklemek çok doğru
değil. Buhar banyosu gözenekleri açtığı için cilt temizliği kolaylaşır. Kiri
çabucak boşaltıp maskeyle eşsiz bir arınma sağlayabiliriz. Haftada bir defa
tekrarlamak yeterli.
Domatesin olmadığı bir sofra düşünülemez. Deva olmadığı
dert, çözmediği sıkıntı yok. İşte domatesin bu yeteneğinden ilham alan bilim de
açıkladı ki domates cildin dostu. Öyleyse suyunu sıkıp10 dakika cildimizde
bekleterek neden siyah noktalara veda etmeyelim?
Yağlı cilt başımızın belasıdır. Ama yeşil çay, yağ
probleminin en büyük düşmanıdır. İçindeki antioksidanlar fazla yağı siler
süpürür ve ciltteki hasarı onarır. Demlenmiş yeşil çayı soğutun ve siyah
noktalara sürün. 10 dakika sonra yıkayın. Tabii sonrasında nemlendirici sürmek
şart.
Kil benim için gerçek bir mucize. Yüzlerce yıl cilt
hastalıklarını iyileştirmek için kullanılmış üstelik. Hem gözenekleri kirden
arındırıyor hem de cilde mineral akışı sağlıyor. Kan dolaşımı hızlanan cilt
daha aydınlık görünüyor. Kil maskesinden asla vazgeçmemelisiniz.
Bir diğer yardımcı ise karbonat. Yanlış duymadınız, evet karbonat dedim. Küçük granüllü yapısı doğal bir peeling görevi görüyor. Hem
fiyatı da oldukça uygun. 1 yemek kaşığı karbonatı suyla karıştırıp cildinize
sürün. Sonrasında cildinizin ne kadar ışıldadığına şaşıracaksınız.
Sevgiyle kalın.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder